Salı, Nisan 24, 2007

Soldan Aşağıya Üç Harf


soluduğunuza oksijen der, bir uyduruk fen bilimi
sizinkiyse tereddütsüz hüzündür,
dolmuşsunuzdur, yeter artıktır
buranıza kadar gelmiştir!
karman çorman bir hüzündür
soyut demeye bin şahit ister.

anneniz olsaydı şimdi
belki anlatmayacaktınız ama
‘nen var yavrum’ duyacaktınız
hayatı size bağışlayandan
o tatlı yanaklardan, ak saçtan
daha bir hoş davranacaktı size.

hayal kurma vakti değil şimdi
hüzün teneffüs ediyorsunuz
beyninizin patlaması imkân dahilinde.
yatağınız burda ama, bu oda sizin değil
bu yerde, şu masada kısaca hiçbiri.
etrafta dolaşan onca yabancıyla
saçma bir ortaklığınız var, ve de mecburi.

kız olsaydınız şimdi
belki ağlamayacaktınız ama
‘noldu canım’ duyacaktınız
henüz tanıştığınızdan,
hormonları ve düşünce sistematiğini alâkadar
ediyor olmalı
dişilerdeki bu hızlı samimiyet.

hayal kurma vakti değil şimdi
nedeni mâlum.
erkeksin; lügattaki karşılığın
tapınak taşları kadar duygusuz olman gerekliliği
duygu ne?! testesteronsun sen sadece!
öyle bir hormondur ki bu meret
şu odada iki gün ağlayana ‘ibne’ dedirtir de hiç
gocunmaz.

hâlâ hüzün soluyorsan
kalbin sıkışıyor, kusmak istiyorsan
insanların yüzlerine
-ama asıl ihtiyacın öküzler gibi ağlamaksa-
hem annesi, hem dostudur
parasız yatılı çocuğun
duş kabinleri

sesin ve gözyaşın karışır
sesine ve kendisine suyun.


Kasım 2005

Hiç yorum yok: