Cumartesi, Temmuz 21, 2012
Güzelleme
Aslında, "Sevgilim ben şimdi büyük bir kentte seni düşünmekteyim"i yazacaktım, sonra beklemediğim bir hızla tükendi.
Kısmet güzelleme'ye imiş, bazı şiirler ilk mısra'larınca kıymetli, sanırım ikisi de öyle bunların. Neyse:
Güzelleme
Bak bunlar ellerin senin bunlar ayakların
Bunlar o kadar güzel ki artık o kadar olur
Bunlar da saçların işte akşamdan çözülü
Bak bu sensin çocuğum enine boyuna
Bu da yatak olduğuna göre altımızdaki
Sabahlara kadar koynumda yatmışsın
Bak bende yalan yok vallahi billahi
Sen o kadar güzelsin ki artık o kadar olur
İşe bak sen gözlerin de burda
Gözlerinin ucu da burda yaşamaya alışık
İyi ki burda yoksa ben ne yapardım
Bak çocuğum kolların işte çıplak işte
Bak gizlisi saklısı kalmadı günümüzün
Gözlerin sabahın sekizinde bana açık
Ne günah işlediysek yarı yarıya
Sen asıl bunlara bak bunlar dudakların
Bunların konuşması olur öpülmesi olur
Seni usulca öpmüştüm ilk öptüğümde
Vapurdaydık vapur kıyıya gidiyordu
Üç kulaç öteden İstanbul gidiyordu
Uzanmış seni usulca öpmüştüm
Hemen yanımızdan balıklar gidiyordu.
Cemal Süreya
Cuma, Temmuz 20, 2012
SERVİ / GÜL
Acı yeşil bir orman servinin içi
ne çıkar kopkoyu kırmızıysan gül!
Ne gül uzak serviye
ne servi sanıldığı kadar uzun
gül yanıyor,
yaza dokunacaklar birlikte
ağzının kenarından okunan
ipeksi bir hatırası olacak gülün de.
Servi gecenin ortağı: acı kül
gül bir güneşle yıkanmış; gündüz
demiyor, gece demiyor, açıyor
sana bir hayal bıraktım, servi
senin ışığına âşığım, gül.
Birhan Keskin
Birhan Keskin
Çarşamba, Temmuz 18, 2012
Pazartesi, Temmuz 16, 2012
Gidiş
Senin gözlerin benim gerçeğim
(sendeki telaşa onlarla inandım)
bakmıyor bana, benden uzakta.
Aramızdaki mesafede gerilen
bir teli inletiyorum seninle
sesi ben duyuyorum tek,
bir şey duyduğu yok kimsenin
benden başka.
Bir hülyanın hatırasında
kasıp kavuruyorum kendimi
diyorlar ki, hayat yalandır,
aşk da.
Nasıl inanırım, o;
olmak istemiş de olmamış
bir yarım nefes gibi şuramda.
Sana dokunamayacak kadar
ürkek kalmış olduğum mesafeden
dön / erken sen
önce ayaklarının gerçekliğine inandır beni,
inanmak istesem de
senin gidişin yalandır bende.
Birhan Keskin
Çarşamba, Temmuz 11, 2012
Iyeoka Söylemiş Simply Falling Aq.
Bir Kadın bana söylemeden ölmeyeyim listesinden:
Simply Falling. there goes my heart again
all of this time i thought we were pretending
nothing looks the same when your eyes are open
now you're playing these games to keep my heartbeat spinning
you show me love, you show me love
you show me everything my heart is capable of
you reshape me like butterfly origami
you have broken into my heart
this time i feel the blues have departed
nothing can keep me away from this feeling
i know i am simply falling for you
i'm taking time to envision where your heart is
and justify why you're gone for the moment
i tumble sometimes, looking for sunshine
and you know this is right when you look into my eyes
you show me love, you show me love
you show me everything my heart is capable of
and now i can't break away from this fire that we started
there my heart goes again
in your arms i'm falling deeper
and there's nothing to break me away from this
Simply Falling. there goes my heart again
all of this time i thought we were pretending
nothing looks the same when your eyes are open
now you're playing these games to keep my heartbeat spinning
you show me love, you show me love
you show me everything my heart is capable of
you reshape me like butterfly origami
you have broken into my heart
this time i feel the blues have departed
nothing can keep me away from this feeling
i know i am simply falling for you
i'm taking time to envision where your heart is
and justify why you're gone for the moment
i tumble sometimes, looking for sunshine
and you know this is right when you look into my eyes
you show me love, you show me love
you show me everything my heart is capable of
and now i can't break away from this fire that we started
there my heart goes again
in your arms i'm falling deeper
and there's nothing to break me away from this
Irma Söylüyor I Know Aq.
iyiden iyiye depresyon belirtileri biliyorum ama, irma, i know, sonra buika, la falsa moneda belki.
i'd like to tell you just a word
i am so sorry to disturb
you may be thhinking i'm a fool
i heard you tell you don't care
i heard you think it loud and clear
it doesn't make me proud of you
i know you time is precious
but give me just a second
i need to straighten things out with you
you blew my hopes and dreams away
and there is not a single day
i don't fear the worst because of you
i know that it's not a dream
i saw, yeah i saw your scheme
i know you
i know
i wonder if there's a justice
when i look right into your eyes
those feeling never lie
my only weapon is this song
and you won't have to sing along
this is the story of my life
i know that it's not a dream
i saw, yeah i saw your scheme
i know you
i know
i know
i know that it's not a dream
i saw, yeah i saw your scheme
i know you
i know
i'd like to tell you just a word
i am so sorry to disturb
you may be thhinking i'm a fool
i heard you tell you don't care
i heard you think it loud and clear
it doesn't make me proud of you
i know you time is precious
but give me just a second
i need to straighten things out with you
you blew my hopes and dreams away
and there is not a single day
i don't fear the worst because of you
i know that it's not a dream
i saw, yeah i saw your scheme
i know you
i know
i wonder if there's a justice
when i look right into your eyes
those feeling never lie
my only weapon is this song
and you won't have to sing along
this is the story of my life
i know that it's not a dream
i saw, yeah i saw your scheme
i know you
i know
i know
i know that it's not a dream
i saw, yeah i saw your scheme
i know you
i know
Cuma, Temmuz 06, 2012
Kader: Konya'da: Uğur'unu Sikiyim Lan
Uğur: Söyle lan ne söyliceksen!
- Söylesene lan!
- Söylesene lan!
Bekir: Böyle yapma...
Uğur - Nası yapma lan! Nası yapma.
- Kendini de beni de ne hale soktuğunu görmüyor musun lan!!?
- Hiç GURUR YOK MU LAN SENDE!!? HİÇ UTANMAZ MISIN! ERKEK DEĞİL MİSİN LAN SEN, ERKEK DEĞİL MİSİN!
Bekir: Uğur
Uğur: UĞURUNU SİKİYİM LAN, AĞZINA SIÇIYIM.
- KAÇ ZAMAN OLDU LAN, BU KAÇINCI. KAÇ DEFA KONUŞMADIK MI, KAÇ DEFA KONUŞMADIK MI LAN! DAHA KAÇ DEFA KONUŞALIM, SÖYLENECEK NE KALDI LAN ŞEREFSİZ!
Bekir: Uğur.. Sensiz olmuyo...
.....
.........
- Söylesene lan!
- Söylesene lan!
Bekir: Böyle yapma...
Uğur - Nası yapma lan! Nası yapma.
- Kendini de beni de ne hale soktuğunu görmüyor musun lan!!?
- Hiç GURUR YOK MU LAN SENDE!!? HİÇ UTANMAZ MISIN! ERKEK DEĞİL MİSİN LAN SEN, ERKEK DEĞİL MİSİN!
Bekir: Uğur
Uğur: UĞURUNU SİKİYİM LAN, AĞZINA SIÇIYIM.
- KAÇ ZAMAN OLDU LAN, BU KAÇINCI. KAÇ DEFA KONUŞMADIK MI, KAÇ DEFA KONUŞMADIK MI LAN! DAHA KAÇ DEFA KONUŞALIM, SÖYLENECEK NE KALDI LAN ŞEREFSİZ!
Bekir: Uğur.. Sensiz olmuyo...
.....
.........
Kader: Son Sahne: Yazıkmış, Kılmış, Tüymüş
Uğur: Neden geldin?
Bekir: Biliyosun.
- Ne diyim ben şimdi sana?
- Hiçbir şey deme, bir tek kalmama izin ver yeter, bak söz veriyorum bu sefer hiçbir şeye karışmayacam.
- Kaç defa denedik biliyosun, nasıl inanayım sana?
- Söz veriyorum, eğer durmazsam kovarsın.
- Ya bela çıkarırsan?
- Çıkarmam.
- Ya çıkarırsan?
- Çıkarmam ya, baktım olmuyo, bir kenarda kafama sıkarım!
- Manyak manyak konuşma!
- Eğer sıkmazsam siksinler! Benim de bir gururum var be.
- Gördük. Son defasında bütün Konya’yı ayağa kaldırıp gittin.
- Sen de aşağılama bizi, o taa ne zamandı.
- Ben dönmenden yanayım. Artık iki çocuk babasısın.
- Bunu yapma bana.
- Sen de yapma, benim için hava hoş, iyi bile olur. Ama insaniyetli olmaz. Sana da yazık, ailene de!
- Sen de anla artık başka yolu yok bunun. Yazıkmış, kılmış, tüymüş hepsi hesap edildi bunların ya, her şeye hazırım diyorum sana. De ki iyilik ediyorsun, de ki sevap işliyorsun, herkesin inandığı bir şey vardır bu amına koyduğumun hayatında. Benimkisi de sensin, ne yapıyim!
Geçen gece çocuk hastaydı. İlacı bitmiş, almak için dışarı çıktım. Sağa sola saldırıp nöbetçi eczane arıyoruz. Birden durup dururken içim cız etti. Bi baktım gene aynı karın ağrısı. Öyle özlemişim ki seni. Dönerken bir meyhane gördüm. Bi tek içeri girdiğimi hatırlıyorum, bi de rakıya yumulduğumu. Arkasından en az dört cigaralık. Sonra gözümü bi açtım, karşıdan karlı dağlar geçiyor. Bi daha açtım, başımda bi çocuk; “Kalk abi” diyor “Kars’a geldik”. Otobüsten indim, yürümeye başladım. Dedim: “Allahım nerdeyim ben, burası neresi?”. Sonra güç bela burayı buldum.
Kapının önünde durup düşündüm.
Dedim, “Bekir, bu kapı ahiret kapısı, burası sırat köprüsü, bu sefer de geçersen bi daha geri dönemezsin.”. “İyi düşün” dedim. Düşündüm, düşündüm, ama olmadı, dönemedim. Sonra “Bak oğlum” dedim kendi kendime. “Yolu yok, çekeceksin, isyan etmenin faydası yok, kaderin böyle. Yol belli, eğ başını, uslu uslu yürü şimdi.”
Bekir: Biliyosun.
- Ne diyim ben şimdi sana?
- Hiçbir şey deme, bir tek kalmama izin ver yeter, bak söz veriyorum bu sefer hiçbir şeye karışmayacam.
- Kaç defa denedik biliyosun, nasıl inanayım sana?
- Söz veriyorum, eğer durmazsam kovarsın.
- Ya bela çıkarırsan?
- Çıkarmam.
- Ya çıkarırsan?
- Çıkarmam ya, baktım olmuyo, bir kenarda kafama sıkarım!
- Manyak manyak konuşma!
- Eğer sıkmazsam siksinler! Benim de bir gururum var be.
- Gördük. Son defasında bütün Konya’yı ayağa kaldırıp gittin.
- Sen de aşağılama bizi, o taa ne zamandı.
- Ben dönmenden yanayım. Artık iki çocuk babasısın.
- Bunu yapma bana.
- Sen de yapma, benim için hava hoş, iyi bile olur. Ama insaniyetli olmaz. Sana da yazık, ailene de!
- Sen de anla artık başka yolu yok bunun. Yazıkmış, kılmış, tüymüş hepsi hesap edildi bunların ya, her şeye hazırım diyorum sana. De ki iyilik ediyorsun, de ki sevap işliyorsun, herkesin inandığı bir şey vardır bu amına koyduğumun hayatında. Benimkisi de sensin, ne yapıyim!
Geçen gece çocuk hastaydı. İlacı bitmiş, almak için dışarı çıktım. Sağa sola saldırıp nöbetçi eczane arıyoruz. Birden durup dururken içim cız etti. Bi baktım gene aynı karın ağrısı. Öyle özlemişim ki seni. Dönerken bir meyhane gördüm. Bi tek içeri girdiğimi hatırlıyorum, bi de rakıya yumulduğumu. Arkasından en az dört cigaralık. Sonra gözümü bi açtım, karşıdan karlı dağlar geçiyor. Bi daha açtım, başımda bi çocuk; “Kalk abi” diyor “Kars’a geldik”. Otobüsten indim, yürümeye başladım. Dedim: “Allahım nerdeyim ben, burası neresi?”. Sonra güç bela burayı buldum.
Kapının önünde durup düşündüm.
Dedim, “Bekir, bu kapı ahiret kapısı, burası sırat köprüsü, bu sefer de geçersen bi daha geri dönemezsin.”. “İyi düşün” dedim. Düşündüm, düşündüm, ama olmadı, dönemedim. Sonra “Bak oğlum” dedim kendi kendime. “Yolu yok, çekeceksin, isyan etmenin faydası yok, kaderin böyle. Yol belli, eğ başını, uslu uslu yürü şimdi.”
Salı, Temmuz 03, 2012
Allah Gebertenlerin En Hayırlısıdır
50. o gece
Kurtuluş Parkı’nda yaprak dökümü. Hava açık. Yıldızlar yere yakın. Taş atsak bir ikisini düşürebiliriz. Neden olmaz diye soruyorum. Mutsuz oluruz diyorsun. Herkes mutlu olacak diye bir kural yok biz de mutsuz olalım. Birbirimizin yüzüne bakıyoruz. Sanki az önce, orada bir yerde, kaybettiği anahtarlığı arar gibi.
Emrah Serbes
Kurtuluş Parkı’nda yaprak dökümü. Hava açık. Yıldızlar yere yakın. Taş atsak bir ikisini düşürebiliriz. Neden olmaz diye soruyorum. Mutsuz oluruz diyorsun. Herkes mutlu olacak diye bir kural yok biz de mutsuz olalım. Birbirimizin yüzüne bakıyoruz. Sanki az önce, orada bir yerde, kaybettiği anahtarlığı arar gibi.
Emrah Serbes
Pazartesi, Temmuz 02, 2012
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)