Teneke Toplamak Üzerine Piyasacı Bir Yaklaşım
Mekan ve Şartlar
Efendim 90lı yıllarda, malumunuz serbest piyasaya yeni yeni entegre olmaya başlayan Türkiye'de şimdikinden fazla orta sınıf vardı. şimdilerde orta sınıf ya büsbütün zenginleşmekte veyahut da bilakis işte.
Bir kamu işçisi olan babam, cumhuriyetin kurduğu bir sanayi şehrinde işini icra ediyor ve şehre göre ortalama bir maaş alıyordu. Ancak, iş için göç ettiği kasabaya ilk 10 sene sanırım hep geri dönmek umuduyla yaşadı ve asla yaşadığı bu sanayi şehrini kendisinin bilmedi, hep o kasabaya aitti ve o kasaba onu hemen bağrına basacak sandı. Kasaba için biriktirdi, yemedi, içmedi, imar etmedi, dostluk kurmadı.
Esas Olay
Babalarından yeterince (belki de hiç) harçlık alamayan 6-11 yaş aralığındaki bebeler çeşitli yollar deneyerek para kazanmaya çalışırlardı. Bunlardan en popüleri ve piyasaya giriş maliyeti sıfır olanı ise teneke toplamaktı.
Nedir bu teneke?
Teneke, halen piyasaların ve gençlerin vazgeçilmezi olan soğuk içiceklerin kabı. İşte kutu kola kapları vesair.
Tenekeleri ne yapardık?
Tenekeleri bulduğunuzda, dik bir şekilde durdurur ve ayağınızın altıyla çatırt diye ezerdiniz ki, poşetinizde yer açılsın. Önceleri her bulduğumuz tenekeyi toplar, demirciye götürürdük. Demirci elinde birşeyle hangisini alıp hangisi almayacağını seçerdi.
Bilin bakın elindeki şey ne idi?
Mıknatıs! Herifin elindeki şey bir mıknatısdı ve mıknatıs bu üçkağıtçı hurdacıya bu tenekelerden hangisinin demir hangisinin alimunyum olduğunu gösterirdi, bilmem söylememe gerek var mı, mıknatıs demiri çeker, alimunyumu çekmez ve para eden de alimunyumdur.
İnnovasyon
Bir mıknatıs edindik ve böylece lojistik maliyetimizi yarı yarıya indirdik. Böylece daha az tenekeyle aynı parayı kazanıyorduk.
Ar-Ge
Yaptığımız araştırmalar sonucunda bugün de halen rakibi Tuborg'un aksine piyasadan silinmemiş olan Efes Pilsen kutularının hiçbirinin mıknatıs tarafından çekilmediğini dolayısıyla alimunyum olduğunu kavradık. Ve böylece aynı zamanda daha çok teneke toplayabiliyor, daha çok para kazanabiliyorduk.
Büyüme
Teneke toplarken yaşayacağınız en güzel olay, şükür secdesi gerektirip gerektirmediği hususunda alimlerin el'an tartıştığı, 'Efes Pilsen Depozitolu Şişe' bulmanızdır. Çünkü bir Efes Pilsen Depozitolu Şişe, (şimdi tam hatırlamıyorum lütfen aklındao lan varsa bildirsin) bir kilo tenekenin değerini %50-%100 oranında kendi başına karşılıyordu.
Bir seferinde 8 ( yazıyla sekiz) adet 'Efes Pilsen Depozitolu Şişe' bulmuş ve kendimden geçmiştim. Allah'ım o ne büyük ihsandı. Dünyanın parasıydı. Şimdi kaç lira bilmiyorum.
Piyasanın Acımasızlığı
Piyasa sizin canınızı çıkarmaz siz hep küçük toplayıcı olarak mevcut olabilirsiniz ancak benim pek de şerefli olmayan ve insani kurallardan payını almamış ortağımız tenekelerimizi sakladığımız yerden çıkarıp.. (Devamı alttaki sorudan sonra)
Nereye Saklanır?
Tenekeler ve 'Efes Pilsen Depozitolu Şişe' eve saklanmaz çünkü ebeveynler bebelerinin böyle işler yapmasını istemezler. Bebeleri de onlardan gizli yaptıkları için, ürünlerini eve getiremez, çalılığa çırpılığa saklarlar. Esasında böyle bir ihtiyaç da pek hasıl olmaz, çünkü toplayıcılar genelde ellerine ne geçerse aynı gün içinde tarttırıp satar ve meybuz filan alırlar.
Piyasanın Acımasızlığı
(Başlangıcı üstteki sorudan önce) tek başına satmış. Ve Türkiye saatiyle 11 gibi evimizin kapısını çalıp 'la oğlum tenekeler orda yok la' demişti. Kendisi itiraf etmese de, öncesini ve sonrasını bildiğim bu herifin bu tenekelerin orda olmamasının müsebbibi olduğuna iman etmişimdir.
Emeklilik
Sigortasız çalıştığımız için bir emeklilik olayı olmuyor ancak Bağ-Kur mümkünse de, gençlikte emekliliğimizi görebilecek kadar ileri görüşlü değildik maalesef.
Son
Belli bir yaştan sonra teneke kutu elinizde iğreti durur, alamazsınız. Her 'Efes Pilsen Depozitolu Şişe' gördüğünüzde içiniz gider, herkesin elinde bir şişe olduğu bir ortamda hele, 'ulan ev sahibine kalcak hepsi atmasalar bari' deyu deyu günleriniz geçer.
Bu bir mutlu son mudur?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder