Allah beni seviyor olmasa, şu an kendimi dört bir yandan kesebilirim. Kestim de. Edgar Ellen Poe'nun bir defasında arkadaşlarıyla otururken, mealen "ben hep sevdim, her sevdiğimde, ben sevdim, yalnız."dediği rivayet olunur, belki de yazmıştır bir öyküsünde, onu edgar ellen poe'logistler bilir. Benim bildiğim Züleyha.
Züleyha'yı henüz yirmi küsür yaşındayken sevdim, saçları vardı gürül gürül akıyor. Kimse onu sevmemiş gibi, o herşeyden fazla varmış gibi, Allah bana onunla gülümsüyormuş gibi sevdim. Saçları vardı gürül gürül, saçlarından asılırdım ölümlere, bana hayatta tüm yokoluşlarımı saçlarından asılırken verdi. Züleyha sen olaydın ne iyiydi.
Züleyha'nın yüzü herkeslerden güzeldi ve o hiç kimsenin karısı değildi. Ben aldım Züleyha'yı göğsüme yasladım. Göğsümü göreniniz var mı, çok geniş, çok severim ben sevmeyi, yedi yaşında bir çocuk nasıl severse annesini, benim kalbim öyle çeşitli bir değişik ve açık her saçmalığa.
Züleyha beni anlamadı ilkin. Benim sözlerim ona geldi karışık. Kafam da çok karışık Allah var, hep dua da etmişimdir Allah'ım bize istediğimiz zaman kafamızı durduracağımız haplardan gönder diye. Diye diye diye, onun bir parçası vardı, diye diye deyince yadıma düştü, gibi gibisin gibi gibisin, bir keresinde dalga geçtim, sen ne anlarsın ayı dedi, sözleri dinle. Dinledim.
Şimdi sikiliyorsam, o dinlemelerden.